Mutluluk çoğunlukla insanın içinde bulunan bir tatmin duygusu ya da durumu olarak tanımlanmakta, yaşam kalitesi ve öznel iyi oluşla aynı anlamda kullanılabilmektedir.
Her insan kültür, yaş, eğitim farketmeksizin mutlu olmak ister ve süreklilik arzeden bir mutluluğa erişmek için çabalamaktadır. TUİK 2017 verilerine göre, bireylerin en büyük mutluluk kaynağının %68 ile sağlıklı olma olduğu ifade edilirken, bunu sevgi, başarı, para ve iş takip etmektedir. Evli kadınların evli erkeklere göre, yaşlıların gençlere göre, herhangi bir okul bitirmeyenlerin üniversite mezunlarına göre daha mutlu olduğu, kendilerini en çok ailelerinin, ardından çocukların ve eşin mutlu ettiği belirlenmiştir.
Aşırı mutluluğun kötü sonuçlar doğurması inancı, çok neşeli olmanın ya da mutluluğun ardından istenmeyen olumsuz şeylerle karşılaşma olasılığının yüksek olduğu düşüncesi mutlu olmaktan kaçınmaya yol açmaktadır. Bu nedenle mutluluktan hoşlanmama durumu bile söz konusudur.
Mutluluk korkusu, mutluluğun gelecekteki kötü olayların işareti olabileceği inancına sahip olmayı temsil etmektedir. Kültürler arası farklılık mutluluğa bakış açısını değiştirebilmektedir. Doğu kültürlerinde daha yaygın olduğuna ilişkin görüşler bulunmaktadır.
Mutluluk korkusuna yol açan faktörler arasında; çocuğun eğlendiği ya da olumlu bir duygu içerisinde olduğunda, tehdit veya cezayla karşılaşmasının, mutsuz bir aileye sahip olmasının, ebeveynlerden birinin hasta olduğu bir ortamda eğlenen çocuğun kendini suçlu hissetmesinin neden olabileceği gibi faktörler sayılabilmektedir.
Nazar değme gibi bazı kültürel inançlar da mutluluktan korkmanın altında yatan nedenler arasındadır. Mutluluktan korkmanın dışında bu mutluluğu gösterme ve ifade etmeye konusunda bireylerin çekingenlik gösterebilmektedir. Özellikle gebelerin, gebelik ve doğum sonrası süreçlerde herhangi bir sorun yaşamaması için gebeliğe karşı mutluluklarını kontrol etme çabası dikkat çekmektedir.
Mutluluk korkusu ile yaşam doyumu arasında negatif ilişki olduğu bilinmektedir. “Çok gülme sonra ağlarsın” gibi kültürel öğrenmeler bireylerin olaylar karşısındaki tutum ve davranışlarını etkileyebilmektedir. Hemşire olarak mutluluk korkusu nedenlerinin ortaya çıkarılması ve çözüm önerileri geliştirilmesi ileri yaşlarda yaşam kalitesinin artırılması açısından önemlidir.
Anahtar Kelimeler: Mutluluk, Mutluluk Korkusu, Kültür
|