BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Murat KORKMAZ, Gülsen DEMİR, Mihalis Michael KUYUCU
AİLE İÇİ ŞİDDETİN ANNE ÇOCUK İLİŞKİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ: FARKLI AÇILARDAN BİR DEĞERLENDİRME
 
Günümüzde en yaygın yaşanan şiddet türlerinin başında aile içi şiddet gelmektedir. Özellikle anne ve çocuk ilişkisi üzerinde derin ve kalıcı etkiler bırakan aile içi şiddet önemli bir sorundur. Yaşanan bu durum, hem fiziksel hem de duygusal açıdan birçok olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Anne ve çocuk arasındaki ilişkide şiddetin varlığı, çocuğun duygusal ve zihinsel gelişimini olumsuz yönde etkilemektedir. Şiddetin yaşandığı bir ortamda, çocuklar genellikle korku, kaygı ve güvensizlik hissi içinde büyümektedir. Bu yönde yapılan çok sayıda literatürde yer alan araştırma ve bilimsel çalışma bulunmaktadır. Yaşanan aile içi şiddet çocuğun annesine olan bağlanma güvenini zayıflatmakta ve sağlıklı ilişkiler kurma yeteneğini olumsuz etkileyerek tedavisi uzun süreç alan psikolojik sorunların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Aile içi şiddet, çocuğun duygusal ve psikolojik sağlığı üzerinde ciddi sonuçlar doğurmaktadır. Ortaya çıkan bu sorunlar çocuğun ileriki yaşam süreci içerisinde ciddi travmatik olumsuzluklara, yaşam kalitesinin bozulmasına, kişiler arası ilişki ile sosyal hayatını derinden etkileyen yaşam kalitesini düşüren nedenlere sebep oluşturmaktadır. Şiddet mağduru olan anne, çocuğuna karşı duyduğu korku ve endişeyi aktarabilmekte veya duygusal olarak mesafeli davranmaktadır. Ortaya çıkan bu durum, çocuğun duygusal ihtiyaçlarının karşılanmasını engellemekte ve sağlıklı duygusal bağlanma gelişimini olumsuz yönde etkilemektedir. Bir diğer önemli konu ise çocuklar şiddetin normal bir davranış biçimi olduğunu öğrenmekte, gelecek yaşam süreci içerisinde kendi ilişkilerinde de şiddet eğilimli olabilmektedirler. Aile içi şiddetin anne ve çocuk ilişkisi üzerindeki etkilerini anlamak, farklı açılardan bir değerlendirme yapmayı gerektirmektedir. Bu yaşanan hem ahlaki, hem hukuki, hem de sosyal ve kişisel problem durumun önlenmesi ve etkilerinin azaltılması için hem bireysel hem de toplumsal düzeyde çeşitli önlemler alınmak zorundadır. Bunlar; destek hizmetleri, danışmanlık, eğitim ve bilinçlendirme programları, aile içi şiddeti önlemede ve etkilerini azaltmada önemli rol oynayacaktır. Ayrıca şiddetin kabul edilemez bir davranış olduğunu vurgulayan toplumsal normların güçlendirilmesi, bu yönde kamu spotlarının hayata geçirilmesi, sosyo-kültürel anlamda etkinlikler düzenlenmesi, toplum ve bireylerinin ilköğretim hatta anaokulu seviyesinden başlanarak eğitilmesi ile bilinçlendirilmesi de önemli bir uygulama olacaktır. Sonuç olarak, aile içi şiddetin anne ve çocuk ilişkisi üzerindeki etkileri oldukça derindir. Bu nedenle uzun vadeli çalışmalar ve uygulamalar sonrasında olumlu sonuçlar elde edilebileceği göz ardı edilmemelidir. Kısa vadeli çalışma ile uygulamalar yerine temelden alınması gereken, bireyin bilinç ve kişilik yapısı üzerinde önemli etki ile sonuçlar ortaya çıkaracak eğitimlerin verilmesi oldukça önemlidir. Bu nedenle, şiddetin önlenmesi ve etkilerinin azaltılması için etkili önlemler alınmak zorundadır. Bu önlemlerin en başında eğitim, hukuki düzenlemeler, kişiler arası ilişkilerin güçlendirilmesi, ekonomik, politik, sosyal, kültürel ve en önemlisi inanç kavramlarının doğru ve etkili bir şekilde hayata geçirilmesi gerekmektedir. Şiddetin toplumsal olarak kabul edilemez olduğunu vurgulayan bir kültür oluşturularak bu kültürün kalıcı hale getirilmesi de şiddetin azaltılması açısından önemli bir etki oluşturacaktır. Bu sayede, sağlıklı ve güvenli aile ortamları oluşturulacak ve anne çocuk ilişkileri desteklenerek daha sağlıklı bir nesil temin edilecektir. ORCID NO: 0000-0001-7925-5142, 0009-0003-8996-1253, 0000-0002-1931-6844

Anahtar Kelimeler: Şiddet, Anne, Çocuk, Eğitim, Hukuk, Düzenleme, İletişim



 


Keywords: