BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Ayşegül KILIÇLI, Simge ZEYNELOĞLU
POSTPARTUM DÖNEMDE UYGULANAN REFLEKSOLOJİNİN AĞRI, YORGUNLUK, UYKU KALİTESİ VE LAKTASYON ÜZERİNE ETKİSİ
 
Postpatum (doğumsonu) dönem anne, bebek ve aile sağlığının sürdürülmesi ve yaşam kalitesinin artırılması için önem verilmesi gereken bir dönemdir. Bu dönemde anneler fiziksel, sosyal ve emosyonel değişiklikler yaşamakta, hem kendilerinin hem de bebeklerinin bakımında birçok sorunla karşılaşmaktadır. Yapılan araştırmalarda doğumsonu komplikasyonlar açısından sezaryen ile doğum yapan annelerin vajinal doğum yapan annelere göre daha fazla risk altında olduğu belirtilmektedir Bu dönemde en yaygın ortaya çıkan sorunlar enfeksiyon, ağrı, yorgunluk, uykusuzluk ve emzirme ile ilgili problemlerdir. Hem doğumsonu dönemin hem de geçirilmiş bir operasyonun zorluklarını birlikte yaşayan annelerin bu sorunları zamanında tespit edilmediğinde kronikleşerek hem annelerin yaşam kalitelerini hem de emzirmeyi olumsuz etkileyerek yenidoğanın anne sütü ile besleme durumunu ve yenidoğanın gelişimini olumsuz etkilemektedir. Bu araştırmanın amacı, sezaryen doğum yapan primipar annelere postpartum uzun dönemde uygulanan refleksolojinin ağrı, yorgunluk, uyku kalitesi ve laktasyon üzerine olan etkisini belirlemektir. Yöntem: Bu araştırma randomize kontrollü deneysel bir araştırmadır. Çalışma Türkiye’de doğurganlık oranının en yüksek ili olan Şanlıurfa’da yürütülmüştür. Araştırmanın örneklemini refleksoloji grubu (n:40) ve kontrol grubu (n:40) olmak üzere toplam 80 primipar kadın oluşturmuştur. Veriler 01 Ocak 2020 – 31 Ocak 2021 tarihleri arasında toplanmıştır. Veri toplama araçları olarak Tanıtıcı Bilgi Formu, Ağrı İçin Visual Analog Skala (VAS) , Yorgunluk İçin Görsel Benzerlik Ölçeği (YİGBÖ) , Pittsburg Uyku Kalitesi İndeksi (PUKİ) ve Bristol Emzirme Değerlendirme Ölçeği (BEDÖ) kullanılmıştır. Kadınların gruplara ataması random olarak yapılmıştır. Deney grubuna postpartum 8 hafta boyunca haftada bir kez 40 dakika ayak refleksoloji uygulaması yapılmıştır. Kontrol grubuna müdahale yapılmayıp sadece izlenmiştir. Deney ve kontrol gruplarının gruplararası karşılaştırmasında kategorik değişkenler için kikare, sayısal değişkenler için bağımsız gruplarda t testi yapılmıştır. Ayrıca tekrarlı ölçümlerde süre*grup etkileşimi açısından Two-way repeated measures ANOVA testi yapılmıştır. Bulgular: Deney ve kontrol grubunun sosyodemografik, obstetrik, doğumsonu emzirme ve yenidoğana ilişkin özelliklerinin benzer olduğu belirlenmiştir (p>0.05). Deney grubunda VAS ağrı puan ortalamalarının kontrol grubuna göre daha fazla azaldığı saptanmıştır (p<0.05). Ayrıca VAS ağrı düzeyinin deney grubunda dördüncü haftada, kontrol grubunda ise yedinci haftada sonlandığı tespit edilmiştir (p<0.05). Deney ve kontrol grubunun tekrarlı olarak ölçülen YİGBÖ puan ortalamalarının zamana göre karşılaştırmasında, grup*zaman etkileşimi birlikte incelendiğinde grup (deney ve kontrol grubu) bağımsız değişkeninin zamanla ölçülen YİGBÖ puan ortalamaları üzerine istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olduğu ve bu etkinin düzeyinin %55.2 olduğu belirlenmiştir (F:96.236 , p: 0.000 , r:0.552). Deney ve kontrol grubunun tekrarlı olarak ölçülen YİGBÖ yorgunluk alt boyutu puan ortalamalarının zamana göre karşılaştırmasında grup*zaman etkileşimi birlikte incelendiğinde, grup (deney ve kontrol grubu) bağımsız değişkeninin zamanla ölçülen YİGBÖ yorgunluk alt boyutu puan ortalamaları üzerine istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olduğu ve bu etkinin düzeyinin %36.9 olduğu belirlenmiştir (F:137.951 , p: 0.000 , r:0.369). Deney ve kontrol grubunun tekrarlı olarak ölçülen YİGBÖ enerji alt boyutu puan ortalamalarının zamana göre karşılaştırmasında grup*zaman etkileşimi birlikte incelendiğinde, grup (deney ve kontrol grubu) bağımsız değişkeninin zamanla ölçülen YİGBÖ enerji alt boyutu puan ortalamaları üzerine istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olduğu ve bu etkinin düzeyinin %48 olduğu belirlenmiştir (F:72.106 , p: 0.000 , r:0.480). Deney ve kontrol grubunun tekrarlı olarak ölçülen PUKİ puan ortalamalarının zamana göre karşılaştırmasında grup*zaman etkileşimi birlikte incelendiğinde, grup (deney ve kontrol grubu) bağımsız değişkeninin zamanla ölçülen PUKİ puan ortalamaları üzerine istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olduğu ve bu etkinin düzeyinin %70.7 olduğu belirlenmiştir (F:188.425 , p: 0.000 , r:0.707). Deney ve kontrol grubunun tekrarlı olarak ölçülen BEDÖ puan ortalamalarının zamana göre karşılaştırmasında grup*zaman etkileşimi birlikte incelendiğinde, grup (deney ve kontrol grubu) bağımsız değişkeninin zamanla ölçülen BEDÖ puan ortalamaları üzerine istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olduğu ve bu etkinin düzeyinin %20.2 olduğu belirlenmiştir (F:19.740 , p: 0.000 , r:0.202). Ayrıca deney grubundaki annelerin %92.5’inin, kontrol grubundakilerin ise %45.0’inin bebeğini sadece anne sütü ile beslediği belirlenmiştir. Yapılan istatistiksel analizde grup bağımsız değişkeni ile annenin bebeği besleme şekli arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişkinin olduğu ve bu ilişkinin derecesinin %51.2 olduğu (sadece anne sütü ile besleme lehine) saptanmıştır (p<0.05, r: 0.512). Sonuç: Sezaryen doğum sonu süreçte yapılan ayak refleksoloji uygulamasının doğum sonu ağrı ve yorgunluk düzeyini azalttığı, uyku kalitesi ve laktasyonu olumlu etkilediği belirlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Postpartum dönem, sezaryen, ağrı, yorgunluk, uyku kalitesi, laktasyon, refleksoloji ve hemşirelik.



 


Keywords: