BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Havva AKPINAR
DOĞUM SONRASI HÜZÜN
 
Doğum sonu dönem, ebeveynlerin bebek bakımı vermek, bebekle iletişim kurmak, yeni rolleri öğrenmek, bebekle ilgili problemlerle baş etmek gibi süreçleri yaşamasıyla birlikte ailede fiziksel, sosyal ve duygusal değişimlerin meydana geldiği gelişimsel bir kriz dönemidir. Bu dönemde ebeveynler depresyon, anksiyete, stres gibi önemli duygusal sorunlar yaşamakta, bu sorunlar anne bebek etkileşimini, çocuk gelişimini ve evlilik ilişkisini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Annelerin doğum sonu dönemde en sık yaşadığı ruhsal sorun olan doğum sonrası hüzün, “annelik hüznü, lohusalık hüznü ya da bebek hüznü” olarak adlandırılan ruhsal bir bunalım halidir. Doğum sonrası hüzün, doğumdan sonraki ilk günlerde başlayıp yaklaşık iki hafta sürmektedir. Belirtileri annede kısa ağlama nöbetleri, depresif/üzgün/sinirli ruh hali, iştahsızlık, uykusuzluk, kararsızlık, yorgunluk, dikkatini odaklaştırma güçlüğü ve bebeğin bakımı konusunda endişeli hissetmesidir. Doğum sonrası hüzün iyi bir sosyal/psikolojik destekle iyileşmektedir. Ancak belirtilerin iki haftadan uzun sürmesi ve depresif belirtilerin şiddetli olması durumunda postpartum depresyon ortaya çıkmaktadır. Doğum sonrası yaşanan duygusal sorunları gidermede eş, aile, arkadaşlar ve sağlık profesyonellerinden (hekim, ebe, hemşire) yeterli destek almak büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, hemşire/ebeler tarafından gebelik/lohusalık süresince verilecek olan, gebelikle ilgili sosyal/duygusal sorunlar, destekleyici beceriler, etkin sorun çözme, stres yönetimi, anneliğe uyum, destek sistemlerinin geliştirilmesi ve kişilerarası çatışmaların çözümü, konularındaki eğitimlerin de yaşanan ruhsal sorunların azaltılmasında önemi oldukça fazladır.

Anahtar Kelimeler: Anne sağlığı, Doğum sonrası dönem, Doğum sonrası hüzün, Ebelik, Hemşirelik



 


Keywords: